Benim Kore serüvenim trt'nin 'saraydaki mücevher' dizisini yayınlaması ile başladı.Ben tabi bu dizinin Kore yapımı olduğunu bulana kadar baya aradığımı hatırlıyorum bide Türkçe isminin kendi ismiyle alakası olmadığını düşününce iyi bulmuşum. Kurgusu,hikayesi,geçmişlerini saf ve temiz bozmadan anlatmaları ve Türklerin göstermediği kötü sahne ve açık giyimlere olan hassasiyetleriyle beni kendisine bağlamıştı.Resmen bu dramanın sabahki geceki bölümlerini hatta tekrar gösterimini bile defalarca izledim ve hala izleyebilirim.

İkinci olarak yayınladığı dizi yada benim denk geldiğim ve izlediğim ikinci Kore dizisi tam hatırlayamıyorum ama saraydaki mücevher dizisine nazaran goong nam-ı diyar düşlerimin prensi daha çok gençlik ve aşk içerdiği için benim son noktam olmuştu ve en son kendimi bir yığın dizi izlerken ve laptop başında sürekli ağlarken bulmuştum :) Gerçekten Kore dizilerinin kısa olması ve size bütün duyguları yaşatarak farklı konular işleyebilmeleri sizi kendisine bağlıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder